Pages

27 Eylül 2012 Perşembe

Horlama Ve Tedavi Yöntemleri

Horlama Ciddi Bir Problem midir?

Sosyal olarak evet.Bu aile yaşamını ciddi şekilde tehdit eder.Horlayan kişi alay konusu olur.Ailenin diğer bireyleri için uykusuz gecelerin sorumlusu tutulur.Horlayan kişi tatil ve iş gezilerinde istenilmeyen oda arkadaşı olur.
Tıbbi olarak evet.Kişinin kendine verdiği zarar daha büyüktür.Dinlenilmeden geçirilen geceler vardır.Aşırı horlayan kişilerde yüksek tansiyon,horlamayan kişilere göre dahasık görülür. Horlamanın en ağır formu tıkayıcı tipte uyku hastalığıdır.Buarada şiddetli horlama nefessiz kalan bir dönemle kesilmektedir.10 saniye üzerinde nefessiz kalma nöbetlerinin bir saat içinde çocuklarda 5, erişkinlerde 10 ‘ un üzerinde görülmesi yaşamı ciddi şekilde etkiler.Bu durumda uyku merkezinde inceleme yapmak gerekmektedir.Böylelikle uykuda kan oksijen düzeyi aşırı oranda düşer.Oksijen düştüğü bu dönemde kalp , kanı daha çok pompalamak zorundadır.Bir süre sonra kalp ritmi bozuluken,yıllar içinde yüksek tansiyon ve kalp büyümesi yerleşir.Bu grup hastalar uykularının çok az bir kısmında derin uyku fazına geçebilirler.Derin faz gerçek dinlenme için tek yoldur.Dinlenmeden geçirilen gecenin gündüzü uykulu,yorgun ve verimsiz geçer.Araba kullanırken ya da iş başında uyuklamalar görülebilir.

Horlama Tedavi Edilebilir mi?
Erişkin olup horlayan kişiler için aşağıda sıralanan önerilere uyulmalıdır.
1-Kas tonusunu artırmak için sportif bir yaşam biçimi seçilmeli.
2-Horlayan kişiler uyku ilaçları,sakinleştirici ve antihistaminik denilen allerji ilaçlarını uykudan önce almamalı. 3-Uykudan 4 saat önce alkol almaktan sakınılmalı
4-Uykudan 3 saat önce ağır yemekten sakınılmalı.
5-Aşırı yorgunluktan sakınmalı.
6-Uykuda sırt üstü yatmak yerine yana yatmak tercih edilmelidir.Eski bir öneri olarak pijama sırtına tenis topu dikmek hala faydalı bir metoddur.Böylelikle srt üstü yatmaya engel olunur.
7-Yatağınızın baş tarafı daha yukarıda olacak şekilde tüm yatağınızı yaklaşık olarak 10 cm bir tarafa doğru çeviriniz.
8-Evde horlamayan kişilerin sizden önce uykuya geçmeleri için onlara süre tanıyınız. Her pozisyonda horlayan kişiler”şiddetli horlayan” olarak isimlendirilir.Bu kişilerin yukarıdaki önerilerden daha fazla yardıma ihtiyacı vardır.Horlama kişi ve ailesi için zaralı hale geldiğinde uzman doktorunuz ile görüşmeniz uygun olacaktır.Özellikle uyku esnasında nefes alamama problemi olduğunda doktorunuza başvurmanız daha da önem kazanmaktadır. Tedavi tanıya dayanır.Bu allerji veya enfeksiyonun tedavisi gibi basit ya da bademcik, geniz eti veya burun bozukluklarınıncerrahi gerektirmesi biçimindedir.

Basit horlamada tedavi alternatifleri:
1-Hayat biçiminin düzenlemesi
2-Radyofrekans dalgalarının kullanılması ile yumuşak damağın ve küçük dilin küçülmesi ve gerginliğinin artmasına yardımcı olan ve muayene şartlarında yapılabilen teknik.
3-Bademcik ve geniz etinin alınması
4-UPPP dediğimiz küçük dil,yumuşak damağın bir kısmı ve bademciğin alındığı ameliyat şekli.

Horlama Tedavisi
Basit horlamada tedavi alternatifleri:
Hayat biçiminin düzenlemesi
Radyofrekans dalgalarının kullanılması ile yumuşak damağın ve küçük dilin küçülmesi ve gerginliğinin artmasına yardımcı olan ve muayene şartlarında yapılabilen teknik.
Bademcik ve geniz etinin alınması
UPPP dediğimiz küçük dil,yumuşak damağın bir kısmı ve bademciğin alındığı ameliyat şekli.
Radyofrekans: Somnoplasti Nedir?
Son zamanlarda somnoplasti denilen radyofrekans dalgalarıyla çalışan bir metot geliştirildi. Doku içerisine özellikle yumuşak damağa radyofrekans dalgaları vererek o bölgede iyileşme safhasında oluşan nedbe dokusundan yararlanılmaktadır. Hastanın damağına 3 değişik noktadan 700 joules enerji verilir. Her bir uygulama 2 dakika kadar sürer. Böylece yumuşak damak yukarı doğru çekilerek solunum yolunun rahatlatılması hedeflenmiştir. Bu gün için bu teknik, sadece basit horlamada ve hafif apne hastalarında kullanılan bir tekniktir. Muayenehane şartlarında birkaç dakika içerisinde uygulanan, ağrısı oldukça az olan bu metot ile ilgili araştırmalar devam ediyor. Henüz orta ve ileri derecedeki apne hastaları açısından etkinliği yoktur.
Yumuşak damağa uygulanan cerrahilerde lazer, bıçak gibi birçok alet denenmiştir. Lazer kelimesi adeta sihirli bir değnek olarak düşünülmüştür. Ancak lazerle yapılan müdahalelerden sonra hastalarda ciddi ölçülerde ağrı sorunu ortaya çıkmıştır. Bu nedenle kullanımı belirgin ölçüde azalmıştır. Somnoplastinin lasere karşı etkisini karşılaştıran araştırmalarda horlama ve apnenin kesilmesi açısından iki yöntem de aynı derecede etkili bulunmasına karşın laserde ortaya çıkan ağrının derecesi somnoplastidekinden 4 kat fazla bulunmuştur.
Somnoplasti hastalara 2 veya 3 kez uygulanmakta horlama şiddeti eşlerin değerlendirmesine göre 10 birimden 4 birime düşmektedir. Bu uygulamadan sonra kanama ve enfeksiyon olmamakta 1-2 gün boğazda dolgunluk hissi yaşanmaktadır. Ağrısız olması en cazip tarafı olarak kabul edilmektedir. Ayrıca aynı seansta burun etlerine uygulanarak burun tıkanıklıkları da bir ölçüde rahatlatılabilmektedir.
Sonuç olarak tıkayıcı tipte uyku apne hastalığı ciddi riskleri olan, ani ölüm riski taşıyan karmaşık bir hastalıktır. Tedavide de bir standart yoktur. Hastalık tanındıkça tedavide de önemli gelişmeler olacağına inanıyoruz.
Diğer uygulama alanlarını şöyle sıralayabiliriz;
Yumuşak damak
Tonsil dokusu
Dil kökü
İnferior konka
Bu dokuların hepsinde kullanım amacı doku miktarını azaltmaya yöneliktir.
Radyofrekans tekniğinin avantajları;
Az travma etkili yöntem oluşu
Geri dönüşümlü yöntem oluşu
Muayenehane şartlarında uygulanabilen bir yöntem
Postoperatif ağrının çok az oluşu
İş kaybının olmayışı
Yutkunma ve konuşmanın etkilenmemesi
Mukoza hasarı olmayışı
Enfeksiyon riskinin olmayışı
Doku hacmini azaltıcı etkisi oluşu
Kontrol edilebilir oluşu
Sıcaklık kontrolunun monitörize edilebilmesi
Radyofrekansın dezavantajları ise;
Birden fazla uygulama gerektirmesi
Body mass indeksi denilen vücut ağırlık/yüzölçümü oranının yüksek olduğu vakalarda başarının düşük olması

Radyofrekansın endikasyonları;
Habitüel horlama
Hafif uyku apnesi sendromu
Alt konka hipertrofisi
Obstrüktif tonsiller hipertrofi
Dil kökü hipertrofisi

Horlama ve Uyku Apnesi Nedir?
Uykuda nefesin 10 saniye ve daha fazla kesilmesi Apne olarak adlandırılır. Solunumun yavaşlamasına ise Hipopne denir. Uykuda nefes kesilmelerinin sayısı saatte 5’in üstüne çıkarsa, tıkayıcı tipte uyku apnesi sendromundan bahsedilir. Bu olayın mekanizması tamamen fiziksel kurallara uygun şekilde işler. Uykuda nefesin kısmi kesilmesi horlama olarak ortaya çıkarken, tamamen kesilmesi apne oluşumuna neden olur. Burada horlamaya çok fazla değinmeyeceğiz. Çünkü tek başına horlama sosyal bir şikayettir ve tedavisi de sosyaldir. Yorgun olan, alkol ve sigara içen insanlar horlayabilirler. KBB hekimi olarak bizim savaşımız daha çok horlama ile beraber ortaya çıkan, uykuda nefes kesilmeleridir. Çünkü bu insanlar bu hastalık tablosu ile birlikte bir çok hayati riski beraberinde taşırlar.

Horlamanın Nedeni Nedir?
Dilin arkası , yumuşak damak ve küçük dilin olduğu kısmın genizle birleştiği bölge kendiliğinden daralabilen bir bölgedir.Bunlar birbirleri üstüne geldiğide solunumla birlikte titreşmekte ve horlama ortaya çıkmaktadır.
Horlayan biri aşağıdaki problemlerden en az birine sahiptir.
Dil ve boğaz kasları gerginliği azalmıştır.Gevşek kaslar sırt üstü yatınca dilin boğaz arkasına doğru kaymasına engel olamaz.Bu olay alkol ya da ilaç alarak gevşemiş birinin uykusunda kas kontrolunun kaybolması ile ortaya çıkar.Bazı insanlarda uykunun derin fazında gevşemeye bağlı olarak yine horlama görülebilmektedir.
Boğazdaki dokuların aşırı büyük olması.Büyük bademcik ve geniz eti , çocuklarda en sık rastlanan horlama nedenidir.Şişman insanlarda kalın boyun dokusu sebep olarak gösterilir.Kist ve tümörlerde nadir olarak bu yolla horlama yapabilmektedirler.
Yumuşak damak ve küçük dilin aşırı sarkık ve uzun olması boğaza doğru havayolunu daraltır.Hava yoluna sarktığı için bir valv gibi horlamaya neden olur.
Burun tıkanıklığı olan kişi havayı almak için genizde aşırı vakum yaratır.Bu vakum boğazda kollaps olabilen dokuları hava yoluna doğru çeker.Böylece burun açık iken horlamayan kişide horlama görülmeye başlar.Bu durum,neden bazı insanların sadece allerjik dönemlerde veya grip sinüzit olduğu zamanlarda horladığını izah etmektedir.Burun deformasyonları bu tip burun tıkanıklığı nedenleri olarak bilinir.Burun içi deformasyonların en sık rastlananı deviasyondur.

Kaynak: Op. Dr. Feyzi Elez

0 yorum:

Yorum Gönder

Twitter Delicious Facebook Digg Stumbleupon Favorites More